Forum Konularımız
Gözde içerik
Son görüntülenme:
- Hristiyanlığa göre; Adem, Havva, Şeytan ve Elma! Kısaca bir özeti...
- Dinlerin Çeşitleri
- Kur'ân-ı Kerîm'e Göre Yahudilik
- İlk Günah (Cevabım 1)
- YAHUDİLİK (MÛSEVÎLIK)
- Alimin İslam'daki yeri
- PROTESTANLIK
- Bible
- İnanç ve İbadetleri
- TÜRKLERDE YENİ YIL VE BAHAR KUTLAMALARI
- Eflatun ve Hıristiyanlık
- Tasavvuf ve felsefe
- Neden Dinler Tarihi?
- Fenikeliler Dini
- Hıristiyanlıkta İnanç ve İbadet Sistemi
Dost siteler
Nirvana
Nirvana, Batı’da genelde anlaşıldığı gibi ölümden sonra değil, burada ve şu anda gerçekleştirilebilecek bir ruhsal durumdur. İstek ve tutkuların yok olması, Istırabın etkili olmayacağı bir iç barışa, iç suskunluğa, aşkın bir Mutluluğa erişmektir. Nirvana’ya erişme isteği de dahil olmak üzere tüm istek ve tutkular bırakılmadan, olanla, gelenle yetinmekten gelen iyimser bir yetingenlik kazanılmadan Nirvana gerçekleştirilemez. Nirvana’yı gerçekleştiren kimse bir yandan da günlük yaşamını normal haliyle sürdürüyor. Eylemlerinin bir takım nedensel zorunluluklar (karma) yaratmaması da olanaksız elbette. Nirvana’ya erişen kimselerin tek farkı, bu zorunlulukların dışında kalmayı başarabilmesi. Eylemlerinde beğenilmek, beğenilmemek gibi bir güdü etkin olmuyor, yaptığı islerden alkış beklemiyor, basarı ya da kazanç onu fazla sevindirmediği gibi başarısızlık ya da yitim de fazla üzmüyor. Kuskusuz acı da çekiyor ama bunlara bilgece katlanmasını, olayların doğal akımına boyun eğmesini de biliyor. Ben’i aşınca bütünle bütünleşiyor.. Yarinin getireceklerine kaygısız, ben’in doyumsuzluğundan gelen bütün sorunlara sırtını çevirmiş, şu yaşam nasıl yaşanmalıysa öyle yaşamaya başlıyor. Özgürlük, coşku, aşkın mutluluk içinde, akıp gitmekte olan yaşam ırmağı içindeki yerinin bilincine erişiyor.
Buda’nın öğretisi, bir yandan ben’i yokumsarken öbür yandan da bireyciliği en ileri götürmüş olan öğretidir. İnsanin toplumun kendisine giydirdiği kişiliksiz kişilikten soyunup gerçek varlığıyla baş başa kalınca gerçeği olduğu gibi özümleyecek bir yeteneğe sahip olabileceğine inanıyordu. Buda ölümden sonra ne olduğuyla ilgili sorulara yanıt vermek istemiyordu. Böyle bir soruyla karşılaşınca ya susuyor, ya da söyle diyordu: Göğsünüze zehirli bir ok saplanmış olsa, oku çıkartmaya çalışacak yerde, oku atanın kim olduğunu, hangi kasttan, hangi soydan geldiğini, boyunu boşunu, oku atmaktaki amalini falan mi araştırmaya kalkardınız? Ben bir şeyi açıklamıyorsam bırakın açıklanmamış olarak kalsın. Peki neden açıklamıyorum? Çünkü o şeyin açıklanması size hiç bir yarar sağlamayacaktır da ondan. Çünkü bu sorulara yanıt aramak ne aydınlanmanıza, ne bağımlılıktan kurtulup özgürlüğünüzü kazanmanıza, iç suskunluğuna, gerçeğe ermenize, Nirvana’ya erişmenize katkıda bulunabilir. Buda öğretisinde hiç bir dogma, iç yaşantıyla doğrulanamayacak hiç bir inanç getirmemeye özen göstermiştir. Varoluş, devingen gücünü nedensellikten alan sürekli bir oluşum, değişim sürecinden Başka bir şey değildir; varoluşun ardında Durağan bir öz, tözel bir nitelik yoktur. Budizm’de tözsüz, öz varlıksız bir nedensellik vardır.
sponsorlu bağlantılar
Gezinti
Kullanıcı girişi
Kimler çevrimiçi
Son yorumlar
- incil ve Tevarat
4 years 5 days önce - neo osmanlı
4 years 1 hafta önce - Senin tanrının merhametliymiş
5 years 22 weeks önce - ALLAH VAR VE HEP VARDI
5 years 22 weeks önce - Madem yalan diyorsun aksini
5 years 23 weeks önce - Hiç şüphesiz, zikri (Kuran'ı)
5 years 24 weeks önce - CVP:kardeşim eğer herşeyi
5 years 25 weeks önce - İslamiyetten güzel bir yol
5 years 25 weeks önce - kardeş tamam da, cennet de
5 years 25 weeks önce - kardeşim eğer herşeyi
5 years 25 weeks önce
Yeni yorum gönder